Kayıtlar

Dizilerin Topluma Verdiği Zararlar

Resim
Son zamanlarda bir hayli yaygınlaşan televizyon dizileri, topluma bir hayli zarar vermektedir. Ben açıkçası bu diziler yüzünden, hiç televizyon izlemem. Diziler, genellikle toplumun ahlakını zedelemeye yönelik dizilerdir.  Dikkat ettiyseniz, dizilerde anne babaya karşı geliniyor, zina ve fuhuş gibi iğrenç şeyler, halka normalmiş gibi aşılanmaya çalışılıyor. Hani biz çocukken, bize nasıl çizgi film izletirlerdi, şimdi de yetişkinlerin beynini oyalamak, hiçbir şey üretememelerini sağlamak, ahlaki gelişmelerine engel olmak için, diziler izletiliyor! Bence hiçbir farkı yok. İnsanlara kattıkları manevi değerler hiç yok.    Resimde de görüyorsunuz! İnsanları çıplaklığa özendirip, ahlaklarını darmadağın ediyorlar. Tecavüzlerin ve istismarların bu zamanda bu kadar artmasının nedeni de bu dizilerdir. İşlenen şeyler hep entrika, aşk, aksiyon vs. İşte bunlarla oyalanan toplum, aslında ciddi bir zehri vücutlarına aldıklarının farkında bile değiller! Ben bu yazımı daha ön...

Uzayda Yalnız Mıyız?

Resim
Uzayda Yalnız Mıyız? Uzayda yalnız mıyız? İşte insanoğlunun yıllardır merak ettiği ve cevap aramaya çalıştığı önemli bir konu. Gelişmiş teknolojilere rağmen, halen daha uzayda dünya dışında yaşanılabilir bir geze-gen bulunabilmiş değil. Milyonlarca galaksi, yıldız ve gezegenden oluşan evrende, sadece yaşanılabilir bir gezegen olarak sadece dünya mı var?  Sadece içinde bulunduğumuz Samanyolu Galaksisi'nde bile keşfe-dilmeyi bekleyen binlerce gezegen, uydu ve yıldız sistemleri var. Biraz düşünsek, evrende yalnız olmadığımızı, mutlaka başka gezegenlerde başka canlıların da var olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.  Bilim henüz, yaşanılabilir bir gezegen veya uydunun varlığını tespit edebilmiş değil. Bu konuda araştırmalar, halen daha devam etmektedir.  Aslında bu yapılan araştırma-lar, insanoğlunun yeni bir ev a-rayışının bir göstergesi. İnsanoğlunun bu araştırması, yaşam belirtisi olan gezegen ve uyduları bulana dek süreceğe benziyor. Şu ana dek keşfedilen ...

Rüyalar Hakkında Beyin Fırtınası

Resim
Rüya, hemen hemen hepimizin uykumuzda gördüğü bir olay. Rüyayı dinimiz, bilim adamları ve filozoflar farklı şekilde tanımlamışlardır. Bilim adamları rüya için "Beynimizin bilinçaltı-mızı kullanarak üretmiş olduğu bir dünya" olarak tanımlarken, dinimiz ise ruhun geçici olarak bedenden ayrılması şeklinde tanımlamıştır. Rüyanın gerçekliği hakkında şüphe olmasa da, rüyalar bilim dünyasının halen daha tartışma konusu olmuştur. Bu yazımda, yaptığım araştırmalardan yola çıkıp, biraz da hayal gücümü kullanarak, rüya hakkında bir beyin fırtınası yapmaya çalıştım. Sizleri bu yaptığım beyin fırtınasıyla başbaşa bırakıyorum! Bilimadamlarına göre, her insan rüya görüyor. Ancak bu insanlar gördüğü rüyayı hatırlamıyor. Hatta bilim insanlarına göre, görme engellilerin dahi rüya görmesi söz konusu. Bilime göre, görülen rüyaların sadece %5'lik bir kısmını hatırlayabiliyoruz.  Bu gördüğümüz rüyalar, daha önce yaşadığımız ve bilinçaltımıza kaydolmuş obje, olay, nesne, kişi vb. gibi ...

Acımasız Hayat

Resim
Öyle acımasız ki hayat; bin verirsin, bir alırsın. Öyle zor ki yaşamak; ekmeğin için köpek gibi çalışırsın. Hayat hep zenginlere iyi davranıyor, fakirleri ise eziyor. Bu teknoloji, bu modern hayat, hepimizi köleleştiriyor. Hayat pahalılığının artmasıyla, insanlar mecburen 15-20 TL için 10 saatten fazla çalışıyor.  Hak ettiğimizi vermiyor hayat, hak ettiğinden fazlasını alıyor. Adalet mi? Maalesef, bu dünyada adalet zenginlere göre işliyor. Varsa paran, dünya önüne serilir; yoksa paran zengin seni ezip bitirir. Ben ekonomi derslerinde; büyük balık, küçük balığı yutar diye bir şey öğrenmiştim. Bu sözün doğruluğunu, daha yeni anladım.   Bazen diyorum ki; keşke hayat hep okumaktan ibaret olsa... Önceden okuldan nefret ederdim, şimdi mumla arıyorum. Zaman hızlı geçiyor. Zaman hızlı geçtikçe, hayat da acımasızlaşıyor. O toz pembe hayat, yerini adaletsiz, sürekli seni köleleştiren bir hayata dönüşüveriyor.  Öyle ki; çocukken bir an önce büyüsem diyoruz, a...

Allah İçin Sevmek

Resim
Birbirimizi sevmemiz, İslam hizmetinin bir hizmetidir. Bu prensi-bi ihmal edersek, İslam hizmetini yapamayız. Allah için birbiri-mizi sevmezsek, bu sevginin yerini buğz, kin ve hased doldurur. Bu da Allah-u Zülcelal'in sevmediği hasletlerdendir. Allah-u Zülcelal ayet-i kerimede şöyle buyurmuştur: "Mü'minler kesinlikle kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düz-eltin ve Allah'tan korkun ki esirgenesiniz." (Hucurat; 10) Enes radıyallahu anhudan rivayetle Resûlullah sallallahu aleyhi vesellem şöyle buyurmuştur: "Üç huy var ki, bunlar kimde ol-ursa imanın zevkini ve tadını alır: 1. Allah ve Resulünü herkesten ve her şeyden daha çok sevmek, 2. İyiliği ve iyi kimseleri, Allah için sevmek ve kötülüğe karşı Allah için buğz etmek, 3. Allah'a şirk koşmayı, büyük bir ateşe atılmaktan daha kö-tü olarak görmek." (Buhari, Müslim, Tırmizi, Nesai) Abdullah b. Mes'ud radıyallahu anhudan rivayetle Resûlullah sallallahu aleyhi vesell...

Yılbaşı (Noel) Kutlamak Caiz Değildir!

Resim
Yılbaşı (Noel) Hristiyanların, Hz. İsa aleyhisselamın doğum gününü kutladıkları bir gündür. Zira, Hz. İsa'nın doğum günü belli değildir. Hristiyanlar, Hz. İsa'ya (haşaa) Allah'ın oğlu demektedirler. Allah, bir ayet-i kerimede şöyle buyurmaktadır:  Şüphesiz  Allah , Meryem  oğlu Mesîh 'dir diyenler andolsun ki  kâfir olmuşlardır .(Maide; 17) İşte bu nedenle, o kafirlerin bayramını kutlamak caiz olamaz. Yılbaşı gecesi, ahlaksızlıkların, günahların en çok yaşandığı gecelerden bir tanesidir. Maalesef Müs-lümanlar arasında da yılbaşı kutlamak bir hayli yaygın bir durumdadır. Ne var ki, Peygamber Efendimiz (s.a.v) şöyle buyuruyor: "Kim hangi kavme benzemeye çalışır-sa, o kişi onlardandır." (Hadis-i Şerif)  Bize ne oluyor ki, onca kutsal gün, gece ve bayram-larımız varken, kafirlerin yılbaşılarına, geleneklerine önem gösteriyoruz? Hz. İsa aleyhisselam gibi bir bü-yük peygamberin doğum gününü, Hristiyanların ade-tiyle kutlamak ne kadar doğru olabilir? ...

Adaletin Önemi

Resim
Bugün aslında, hepimizin bildiği ancak dünyanın en çok ihtiyaç duyduğu 'adalet' kavramından ve öneminden bahsetmek istiyorum. Başlamadan önce, bu yazımı beğendiyseniz +1 tuşuna basmayı unutmayın. Yazılarımı kaçırmamak için bloğumu takip edebilirsiniz. Bana destek olmak için, Google Reklamları'na tıkla-mayı ihmal etmeyin. Adalet Kavramı Adalet, eşitlik demektir. İnsanlar arasında eşit davranmak, haklı-yı, haksızı belirlemektir. Adalet, insanlar arasında güven, huzur ve refahın gelişmesinde en önemli faktördür. Adalet, her bireyin ihtiyacıdır. Adaletin Önemi Adalet, toplumun güven ve refahı için çok önemli bir faktördür. Adalet sayesinde insanlar öldürülme, zarar görme tehlikelerinden emin olarak yaşarlar. Adaletin hakim olduğu bir ülkede suç olmaz. İşlenen suçlar, adaletin zayıflığından kaynaklanır.  1. Devlet ve Asayiş Açısından Adaletin Önemi   Adalet, sadece genel olarak değil, insanlar arasında da olması gereken bir durumdur. Adil olan insan, her ...