if(window.location.href == 'https://kisiselyazilarimkaan.blogspot.com' || window.location.href == 'https://kisiselyazilarim.blogspot.com' ) { window.location="https://kisiselyazilarimkaan.blogspot.com"; } Kişisel Yazılarım : korona virüsü
korona virüsü etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
korona virüsü etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

3 Temmuz 2021 Cumartesi

Koronavirüsü Kim Üretti?

 


2019'da Çin'de ortaya çıkan ve tüm dünyaya yayılan Koronavirüs, birçok masum insanın canını aldı. Ülkeler, kendi halklarının sağlığı için birçok kısıtlamaya gitmek zorunda kaldı; sokağa çıkma yasakları, kafe, restoran ve diğer işletmelerin kapatılması gibi birçok yasakla karşı karşıya geldik. Birçok insanın merak ettiği konu ise, bu virüsün laboratuvar damı üretildiği, yoksa doğal bir virüs olup olmadığı. Bazı bi-lim insanları, bu virüsün doğal bir virüs olamayacağını, eğer doğal bir virüs olsaydı, mutasyona uğramaya-cağını savunmaktadır. 


Bazı biliminsanları ise, bu virüsün doğal bir virüs olduğunu ve yarasalardan insanlara bulaştığını sav-unmaktadır. Bu konuyla ilgili yaptığım bazı araştır-malar sonucu, bu virüsün doğal bir virüs olamaya-cağı, eğer doğal bir virüs olsaydı, mutasyona uğra-mayacağı kanısına vardım. Tabii ki ben bir bilimin-sanı değilim. Ben sadece kendi fikir ve düşüncele-rimi bu yazılarımda anlatmaya çalışıyorum. Düşünün ki, ne zaman vakalar azalsa, yeni bir var-yant çıkıp, tüm dünyaya yayılıyor ve başladığımız yere dönüyoruz. Böyle bir virüs, doğal yollarla üretilmiş olabilir mi? Geçen sene yaz aylarında da aşı olmadığı halde, vakalar belli oranda azalmıştı ve kış mevsimi geldiğinde vakalar tekrar arttı. 

Bu durumun doğal olması mümkün değil, çünkü tam vakalar azalıyor veya insanlar aşılanmaya başlıyor, virüs mutasyon geçiriyor ve tekrar yayılmaya başlıyor. Sizce virüs insandan daha mı akıllı? Normal bir virüs nasıl böyle bir şeyi akıl edebilir? Düşünsenize; siz bir şehri fethetmek istiyorsunuz ama şehrin savunması o kadar güçlü ki, bir türlü o şehri fethedemiyorsunuz, o şehrin savunması sizi hep yeniyor! 

İşte, biz de virüse karşı savunmalar geliştiriyoruz ki; bu savunmadaki en etkili silah aşıdır. Ama ne ilginç ki, virüs bizi yenmek için sürekli taktik geliştiriyor. Sizce bu ne kadar mantıklı? 

 Bugün okuduğum bir yazıda, bu virüsün 
Çin'de üretilmediği, Amerika tarafından zaten 2003 yılında üretildiği yazıyor. Haberi https://tr.euronews.com/2020/03/08/koronavirus-2003-te-abd-de-mi-gelistirildi linkinden okuyabilirsiniz. Bu adamlar zaten bunu yıllar öncesinden geliştirmişler. Yani, Çin'in üretmiş olması veya yarasalardan insanlara yayılması imkânsız. Amerika neden böyle bir şey yapmak istesin ki? Çünkü Amerika bu virüsten para kazanmak istiyordu. Diyordu ki; "Ben bir virüs geliştireyim, aşısını da üreteyim; insanlar tedavi ve aşı için bana para ödesin ve ben daha çok zengin olayım." Bu düşünce mantıklı geliyor, çünkü Amerika para için her şeyi yapabilecek bir ülke. Neden Amerika İsrail'i destek-liyor sanıyorsunuz? Çünkü Amerika daha çok kazanmak istiyor ve bunun için masumları öldürmekten çekinmiyor! 

Bu virüsü de Amerika üretti, çünkü insanlarla savaşmak yerine virüsle insanları yok etmeyi tercih etti. Ama planları ters tepti ve Amerika şu anda en ciddi ülkelerden biri. 

Sonuç olarak; insanlardaki para kazanma hırsı devam ettikçe, bu salgınlar ve savaşlar son bulmayacak ve insanlar kendi sonlarını kendileri getirecekler! Biz dünyayı kendi çıkarlarımız için mahvediyoruz ve sonuçlarını da ödemeye başladık. Eğer biz bu şekilde davranmaya devam edersek, Korona'dan çok daha kötü virüslerin yayılacağından ve belki de hiç tedavisini bulamayacağımızdan emin olabilirsiniz, çünkü insanoğlu doymuyor!

<script data-ad-client="ca-pub-5593842536714150" async src="https://pagead2.googlesyndication.com/pagead/js/adsbygoogle.js"></script>



26 Mart 2020 Perşembe

Tarihte Yaşanmış Büyük Salgınlar - Koronavirüs

Tarihte Yaşanmış Büyük Salgınlar - Koronavirüs


Çin'de ortaya çıkan ve tüm dünyaya yayılan koronavirüs yayılmaya ve can almaya devam ediyor. Şu anda, bu virüs tüm ülkelere yayılmış durumda. Virüs şimdilerde Çin'de etkisini kaybetse de, Avrupa'da gün geçtikçe yayılmaya devam ediyor. 


Bu gördüğünüz harita, koronavirüsün dünya üzerinde yayılan bölgeleri, ölüm ve iyileşme oranlarını gösteriyor. Kırmızı bölgeler, virüsün yayıldığı bölgeleri gösteriyor ve maalesef bu virüs şu anda tüm dünyada yayılmış durumda. 

Dünya Sağlık Örgütü, pandemi (küresel salgın) uyarısında bulunmuş ve tüm dünyada acil durum ilan etmişti.

Bilim insanları şimdilerde aşı ve tedavi geliştirmeye çalışıyor. Ancak uzmanların söylediklerine göre, bu aşının hazırlanmasının en az 1 seneyi bulacak. Ancak, dünyanın fazla zamanı da yok. Umarım, bu salgın en kısa sürede biter.

Tarihte Yaşanmış Salgınlar

Geçmişten günümüze birçok ciddi salgın yaşanmış ve bu salgınlar milyonlarca insanın ölmesine yol açmıştır. Gelin, bu salgınlara beraber bakalım:

1. Veba Salgını (1347-1451)

"Kara Ölüm" adı verilen ve milyonlarca insanın ölümüne sebep olan "Veba Salgını". Bu hastalık, farelerde bulunan pirelerin insanları ısırmasıyla yayılıyor. Bulaştığı kişilerde yüksek ateş, bulantı ve kusma, deride kara yaraların çıkmasıyla kendini gösteriyor. Ortaçağ'da günümüz imkanları mümkün olmadığı için, milyonlarca insanı öldürdü. Kasabaları, hatta şehirleri yok etti. Bu salgın 1347-1451 yıllar arasında sürmüştür. Günümüzde bilimadamları hala bu salgını araştırmaktadır. 

Büyük Marsilya Salgını: 1720-1722 yılları arasında Fransa'da başlayan Büyük Marsilya Salgını yaşandı. Veba hastalığı olan bu salgında, 75-200 milyon kişinin öldüğü tahmin ediliyor.
Kolera Pandemisi: Kolera pandemisi olarak anılan aynı zamanda Asya'nın ilk kolera salgını olarak bilinen olayın başlangıç tarihi 1817, bitişi ise 1824 yılı oldu. Bu salgında da milyonlarca kişi hayatını kaybetti.
İspanyol Gribi: 1918'de başlayan İspanyol Gribi, H1N1 virüsünün ölümcül bir alt türünün yol açtığı grip salgınıydı. İspanyol Gribi, 18 ay içinde 50 ile 100 milyon arası insanı ölüdürdü.
Bu yazıda koronavirüs ve tarihte yaşanan salgınları anlatmaya çalıştım. Umarım bu salgın da en kısa zamanda sona erer. 
En iyi dileklerimle!
Kaan Akalın